"Bir gün Hasso ile Hüsso Irakın sınırında bir dağın tepesinde oturuyorlarmış. Irak'ta da o zamanlar savaş çıkma olasılığı varmış.
Hüsso: Hasso burda bir savaş çıksa ne olur?
Hasso: Savaş çıkarsa önümüzde iki seçenek var: Ya bizi askere alırlar ya da bırakırlar. Bırakırlarsa sorun yok ama askere alırlarsa önümüzde iki seçenek var: Bizi ya cepheye sürerler ya da cephe gerisinde değerlendirirler. Cephe gerisinde kalırsak sorun yok. Ama cepheye sürerlerse önümüzde iki seçenek var: Ya ölürüz ya da esir düşeriz. Ölürsek sorun yok ama esir düşersek önümüzde iki seçenek var: Ya bizi sabun fabrikasına gönderirler ya da kağıt fabrikasına gönderirler. Sabun fabrikasına gönderirlerse sorun yok ama kağıt fabrikasına gönderirlerse önümüzde iki seçenek var: Ya bizi A4 kağıdı yaparlar ya da tuvalet kağıdı. A4 kağıdı yaparlarsa sorun yok ama tuvalet kağıdı yaparlarsa işte o zaman boku yedik." diye bir hikaye vardı zamanında.
Şu an çok komik gelmeyebilir ama konuyu açıklıyor.
Bitcoin ve diğer altcoinler kan ağlamaya başladı. Ya hodl yapıp 1-2 ay kilit atacağız hesaplara ve yükselecek ya da daha da düşecek. Her düştüğünde bu ihtimal göz önüne geliyor. Yükselirken hiç düşünmüyoruz ama ilk düşüşte acaba "Bitcoin batladı mı?" diyoruz. İhtimal dahilinde. Tabi canlı bahar ayları da yolda, 2-2.5 aya gelmiş olacak. Bir canlılık gelir geçen sene gibi.
Umarım 20k ath'i geçmek için düşmüştür. "Gerilir zorlu bir yay. Oku fırlatmak için..."