Bu zamların tamamını devlete yüklemek çok mantıksız. Malesef bizim vatandaşımız kendi menfaatini devletin menfaatinden üstün tutuyor. Yerli üretilen ne kadar ürün varsa hepsine %100 zam geldi, ayıptır günahtır.
Yerli üretilen herhangi bir mal söyleyin bana, ben de o malın fiyatını oluşturan girdilerden ne kadarının yerli ve milli olduğunu açıklamaya çalışayım. Tarladan gelen 1 kg. domatesin ne kadar yerli olduğunu tartışalım mesela. Yetiştiricilerin bu yerli domates için Tohumdan başlayarak: Gübre, İlaçlama, Sürme, (Burada mazot giriyor devreye) Sulama ki bunun için hem elektrik hem de su parası ödüyorlar (Çünkü gelişen Türkiye'de köyler, mahalle olup büyük şehirlere bağlandığından beri, köylülerin kendi olanaklarıyla yaptıkları su şebekelerinden bile su parası almaktalar) tekrar ilaç ve gübre, en sonunda toplama ve pazara ulaşmak için tekrar mazot. Şimdi buyurun siz yine bizim vatandaşımız kendi menfaatini vs. diye başlayan cümleler kurun, Siz yine ayıptır, günahtır edebiyatını yapın. Düşünün sevgili arkadaşım. Biraz zahmet edip kurduğunuz cümlelerin ne kadar iktidar televizyonlarından ezber, ne kadar Türkiye gerçekleri olduğunu düşünün lütfen...
gerçekten o masrafı yapan mı zam yapıyor o işin para babası mı o zammı yapıyor aradaki farkı da incelemek gerekiyor. hayvancıya ödenen süt fiyatı hala aynı ama marketlerdeki sütlere zam geldi, buğday satış fiyatı hala aynı ama un satış fiyatları neredeyse 2'ye katlandı. Çiftçiden alınan fındığın fiyatında değişiklik yok ama fındık satış fiyatları, çikolata fiyatları zamlandı.
en önemlisi fabrika dolar %40 arttı maliyetim %40 arttı diye satış bedeline %40-50 zam yapıyor ama işçinin maaşında herhangi bir değişiklik yok. maliyetlerin içinde işçi maaşı da var. sen girdilerinin bazıları %40 arttı diye bütün ürünlere %40 zam yapıyorsun ee işçi ne alemde?