Aslında yalnızca bunlar değil. Yani buradakiler hep sakin yerler ama Türkiye'de neredeyse ne isityorsanız o tarzda şehirler, mahalleler var. Çok çeşitli bir ülkede yaşıyoruz her alanda.
Gürültülü, hızlı yoğun bir hayat istiyorsanız ona uygun fazlaca yer var. Deniz kenarında sakin bir hayat istiyorsanız ona uygun yerler var. Kendi arazimde yiyeceğimi yetiştireyim geçinip gideyim diyorsanız ona uygun yer var. Her şey var yani. Sadece sakin şehir kriterindeki yerler uygun gözüyle bakmamak lazım.
Çoğumuz şehir hayatına trafiğe ışıklara çok alıştık. Bu yüzden bunları göremeyebiliyoruz. Yoksa emeklilik de değil genel anlamda yaşamaya değer bir ülkedeyiz. Ama durumlar elvermiyor.
Hocam doğru söylüyorsun ama burada sanırım bazı kriterler var. Bu kriterlere göre bir seçim yapıyorlar diye düşünüyorum. Ben daha önce duydum bu terimi ama bu kadar çok şehrin olduğunu, İzmir’den hele 2 şehrin “sakin şehir” seçileceğini hiç düşünemezdim. İzmir kadar hareketli ve yoğun çok az şehir vardır herhalde Türkiye’de. Foça’nın ne kadar güzel olduğunu biliyorum ama bu yönünü ilk defa duydum.
Sakin şehir bir kavram değil kazanılan bir ünvandır.
https://cittaslowturkiye.org/tr/uyelik-sureci-ve-kriterler/ burada 7 başlık altında birçok kriteri tamamlamak ve başvuru sürecinde bulunmak gerekiyor. Hızla tüketim sağlanan günümüzde bunun tersini amaçlayan bir şehirler birliği oluşumudur. Birçok önceki konuda belirttiğim dünya tüketim gününü birçoğunuz hatırlar şuanda dünyadaki tüm kaynakların üretimi dursa aşağı yukarı bugünlerde tüm kaynaklar bitiyor yani yılın yarısında.
Birçok köy ve mahallenin bahsedilen sakin şehirlerden daha sakin olduğu doğru ancak günümüz yaşam şartlarının belirli bir noktada karşılanması buralarda mümkün değil. Bu sakin şehir ünvanını alan şehirlerde günümüz yaşam şartlarını minimum ölçekte şehrin sakinlerine temin ederek daha dünyacıl ama bir o kadar da modern yaşam sağlanması hedefleniyor.